terk eden sevgili
“terk eden sevgili” genellikle kadınların kullandığı bir cümledir. Bunun arkasında da şu cümleyi ve yakınmayı duyarız “Erkek arkadaşım beni terk etti. Sevgisini geri kazanabilir miyim?”. Evlilik ve sevgili kavramları hep karşı karşıya kullanılır. Evlenmeden önce “Sevgili” olanlar evlendikten sonra “Sevgili” olmaktan çıkarlar. Bu seferde “terk eden sevgili” yerine “karım beni terk etti” cümlesini erkeklerden duyarız. Aslında bir kağıt üzerine atılan imza insanların ilişkilerini bu kadar değiştirmemeli. İlişkilerin ölümsüz olması için, aşkların bir ömür boyu sürmesi için pamuklara sarmaya gerek yok. Sadece “Sevgili olarak kalın” yeter. Şimdi dönelim “Sevgilim beni neden terk etti”, “terk eden sevgili geri gelir mi?” sorularına.
Kadınların çoğu terk edildiklerinde ya da terk edildiklerini düşünmeye başladıklarında kontrollerini kaybederler. Kaybedilen kontrol kendi kontrolleri değildir, erkek arkadaşlarının kontrolünü kaybederler ve hata üstüne hata yapmaya başlarlar. Depresyona girerler. Hemen dış görüntülerinde kusur aramaya başlarlar ve işe koyulurlar. En önemli silah alışveriştir. Alışveriş, dedikodu, kendini yargılama ve sorgulama dönemleri hep iyi hissetmek için geçen zamanlardır. Her ilişki kendine has temeller üzerine oturur. Her ilişkinin olmazsa olmazları farklı olabilir. Ancak doğanın genel kanunları tüm ilişkiler için geçerlidir ve bunları öğrenip anlamak için Amerika’yı tekrar keşfetmeye gerek yok. Denenmiş ve kabul görmüş yollar “terk eden sevgili” kavramını tarihe gömebilir, en azından sizin için!
Sevgilisi tarafından terk edilen insanların; hırs, öfke, umutsuzluk ve hüzün gibi duyguları yaşaması hiç şüphe yok ki gayet normaldir. Bu duyguların hemen geçmesini beklemek ise insanın ruhuna ve bedenine yapabileceği en büyük kötülüktür. Terk edilmek bir depreme benzer aslında, kurulan tüm düzenin yok olması, açılan yarıkların ve yaraların kapanması zaman ister. Burada sorulması gereken sorular, nasıl engellenebilir ve bu kabullenilmeli mi?
Kendinizi , terk eden sevgili yerine koyun
Yukarıda bahsettiğim duyguları yaşayan birisi sevgilisini tekrar geri kazanabilir mi? En azından kendinizi terk eden sevgili yerine koyun. Empati yapın. Siz böyle bir karar alsanız ve karşınızda yukarıda çizdiğim tabloda birisini görseni neler hissedersiniz? Henüz bu duygular içinde ne gibi hatalar yapıldığında bahsetmedim bile. Gerçi bu yazımda buna yer vermeyi düşünmüyorum çünkü “Eski sevgiliyi geri kazanmanın garantili yolları” yazısında yeterince bahsettim. Herneyse kaldığımız yerden devam edelim. Karşınızda umutsuz, bitmiş, geleceğe siz olmadan sarılamayan, her daraldığında çılgınca alışveriş yapan birisi size ne kadar güven verebilir ? Ben kendi adıma söylüyorum, geri döneceğim varsa bile ürkerim. Bu sebeple, yaşanan dönem içerisinde mutlakak ayakta olmanız gerekir. Zaman zayıflık ve güvenini yitirme zamanı değildir. Aksine ilgi çekici, güçlü olma, ona yardım etme zamandır. Ancak bu şekilde “terk eden sevgili” koşa koşa size gelebilir.
He bu arada eğer eski sevgiliniz arkasından göz yaşı dökmüyorsanız ve durumunuzdan memnunsanız, zaten ikiniz içinde en hayırlısı olmuştur. O zaman zaten sıkıntı yok.
Eski sevgili sendromuna düşmemek için…
Ayakta durun.. birileri sizi ayakta tutmasın
Kadınlar ya da erkekler ilişki sırasında genelde hep aynı hatayı yaparlar. Birazdan bahsedeceğim davranış ilişkilerin en büyük düşmanıdır. İlişkileri monoton, çekilmez hale getirir. Genelde sevgilliler, sevdikleri insanı hayatlarının odak noktasına oturturlar. Anormal sevgi gösterileri, sıkıcı ve kalıplaşmış aşk cümleleri. Herşey onlar içindir. Hayat sürekli onların etrafında döner. Bu davranış biçimi her iki taraf içinde ilk başlarda son derece anlamlı ve konforlu olsa da ilerleyen dönemlerde ayak bağı olmaya adaydır. Hatta gerçek olmayan duyguların kalıplaşmasına sebep olur. Kız ya da erkek arkadaşınız sizin bu merkeziyetçi yapınız içince kendini bulunmaz hint kumaşı olarak görmeye başlar. Ancak, çevresinde ki dostları, arkadaşları, ailesi, patronu hayatın onun etrafında dönmediği gerçeğini ona bir şekilde hatırlatacaklardır. Sizin davranışlarınız abartılı ve gerçekten uzak görünmeye başladığında tehlike çanları çalmaya başlar.
Siz ısrarla onu hayatınızın merkezine oturttukça o uzaklaşmak isteyecektir. Eninde sonunda bu gerçekleşecektir. Peki bu durumda ne olacak ? o sizin kurduğunuz pembe tablonun dışında hayatı keşfedecek ve ona gerçekleri söyleyen birilerini arayacaktır. Siz ise tüm hayatınızı onun etrafında kurduğunuz için boşluğa düşecek tutunacak hiç bir şeyiniz kalmayacaktır. Eğer siz tutunamaz ve ayakta kalamazsanız, sevginizi kim ayakta tutacak? Terk eden sevgili mi? Hiç sanmıyorum…
Bu nedenle ilişkinin merkezinde siz olmalısınız. Kendinize sevgi ve saygı besleyerek hayata devam etmelisiniz. Kendinize terk edildikten sonra değil, terk edilmeden önce özen gösterin. Çekici olun. Çekici olmak sadece kıyafetle, makyajla, havalı saatlerle olmaz. Zeka, fiziksel görünüm, mizah, sağduyu, anlayış… Bunların hepsi oldukça güçlü donanımlardır. Beraber vakit geçirmek, eğlenmek, dolaşmak bunların hepsi tamam. Ama sizin bir hayatınız olduğunu bilmek. Hem sizi hem onu rahatlatacak ve birbirinize daha da çok bağlanmanıza sebep olacaktır. Bu yazdıklarımdan da onu takmayın, o nasılsa size kul olacaktır gibi bir anlam çıkarmayın. İlişki emek ister, fedekarlık ister….
Terk edildiyseniz…
Eski sevgilinizi geri kazanmak için, onu kaybetmeden önce yapmanız gerekenleri yapabilirsiniz. Dışarı çıkın, anı yaşayın. Nasıl ilk tanıştığınızda ön yargılarınızdan uzaksanız. Yine uzaklaşın.. Bunu siz beraber bu hale getirdiniz yine tamir edebilirsiniz. Unutmayın ki hayat siz nefes aldığınız sürece devam edecek.
Tüm bunları nereden mi biliyorum. “Eski Sevgiliyi Yeniden Kazanmak kitabını” okudum ve orada yazanlardan elde ettiğim sonuçlardan ancak bir kısmını buraya yazabildim. Bunlar o kitabın 2 sayfasından benim çıkarabildiklerim. Kitap bunun gibi onlarca sayfadan oluşuyor. Okumanızı tavsiye ederim. Kitabı okumak için buraya tıklayın..
“terk eden sevgili” eğer çok istiyorsan ancak senin sayende geri dönebilir…
Benzer Konular:
